“Rustik ve güçlü bir Syrah…”
Tekrardan Rhone’nun karşı kıyısına geçiyoruz, yani sağ yakadayız ve biraz daha güneye iniyoruz. Bu kez toplamda sadece 145 hektar bağ alanına sahip olan, arazi olarak küçük ama şarap olarak büyük işler başaran Cornas’tayız…
Eski Kelt dilinde “yanmış toprak” anlamına gelen Cornas bağları adet bir amfitiyatro gibi güney / güneydoğu yamaçlı olarak dizilir. Bu şekilde kuzeyli rüzgarlardan da korunmuş olan bağlar Kuzey Rhone’daki diğer apelasyonlar gibi Romalılar’dan beri var olmakla birlikte buradan çıkan şaraplar özellikle Ortaçağ Fransız Kralları’nın da ilgisini çekmiştir.

Cornas Bağları (http://chuckfuruya.com/wine/2009-clape-cornas/)
Ortalama 125 m ila 400 m rakımda bulunan bağlar St Joseph ile St Peray apelasyonları arasına sıkışmıştır. 1938’de oluşan apelasyonda kurallar gereği sadece Syrah bulunur. Bu bölge artık Akdeniz ikliminin hissedildiği bir bölgedir ve diğer Kuzey Rhone apelasyonlarına göre buradaki Syrahlar genelde daha erken olgunlaşır.
Cornas bağlarında “gore” diye adlandırılan dekompozite granit yoğunlukta.. Kuzeyi ağırlıkla granit ve kireçtaşı iken, orta bölümde granit ve kil, daha güneyde ise granit ve kum ağırlıklı bir toprak yapısı görmekteyiz. Kimi bağlar tepelik noktada 45 dereceye varan eğimli arazilerden oluşurken nehir tarafına doğru vadi tabanındaki bağlar daha çok kil, kum barındırır. Aslında şaraplardaki kaliteyi de belki belli bir oranda bu bağların konumu da belirlemekte. Vadi tabanındaki bağlardan gelen şaraplar bilindik Cornas şaraplarının gücünden ve karakterinden biraz uzaktır.

Heights of Cornas (Image: Andrew Jefford) http://www.decanter.com/wine-news/opinion/jefford-on-monday/jefford-on-monday-hamlet-in-cornas-8223/
Apelasyon kuralları gereği hektar başına minimum 4400 kök asma dikimi olma şartı bulunan Cornas’ta maksimum yük hektarda 7000 kg olarak karşımıza çıkıyor. Verim ise yine hektar balına 40 hl olarak alınmakta. Ortalama rekoltelerde toplam üretim ise yaklaşık 5236 hl olmakta.
Oldukça koyu renkli, güçlü, gövdeli, rüstik, topraksı karakterlere sahip şaraplar veren Cornas’ı tüm dünyaya tanıtan muhtemelen Robert Parker’ın bölgenin önemli üreticilerinden Domaine Alain Voge’un 2010 rekoltesi Les Vieilles Fontaines Cornas şarabına 100 tam puan vermesi olsa da durumu Fransa açısından ele alırsak esas adam Jean-Luc Colombo diyebiliriz aslında…
Bordeaux’da önoloji öğrenimi aldıktan sonra 80lerde karısı Anne ile birlikte Cornas’a gelip yerleşen Colombo bölgedeki diğer üreticilere danışmanlık vermeye başlamış ve aynı zamanda 1986’da ilk bağlarını kurmuş. Bir yandan bölgede devrim niteliğinde sayılan bazı teknik uygularken diğer yandan daha geleneksel bağcılar tarafından eleştiri toplarının hedefi olan Colombo buna rağmen danışmanlık verdiği şaraphanelerinin sayısını da artırmayı başarmış. Devrim niteliğinde görülen uygulamalar arasında salkımların saplarını tamamen ayırma, fıçıda malolaktik fermantasyon, daha fazla yeni meşe fıçı uygulamaları var… Bölgenin Michel Rolland’ı sayılan Colombo kendine Cornas’ta ilk bağını seçerken özellikle eski bağlara odaklanmış ve “Les Ruchets” adındaki bağ alanında 80 – 90 yıllık “Francs de Pieds” (Amerikan anaçlara aşılanmamış) bağlar bularak burayı satın almış…
Colombo ile yapılmış çok güzel bir röportaj var youtube’da… Bakmanızı öneririm:
Rhone Vadisi gezisi sırasında tattığım Cornas’lardan aklımda kalan 2 önemli şarap oldu. Bunlardan ilki Chapoutier’nin 2014 Les Arenes’i… “Gore” yani dekompozite granit ile killi-kalkerli alüvyonal topraklardan gelen bir Syrah. 14-16 ay kadar %80i meşe fıçı, %20si beton küvlerde olgunlaşmış. Derin koyu bir renkteki şarap siyah zeytin, siyah orman meyveleri, vişne, bibersi notalar ile güzel bir aroma profiline sahipti. Yoğun ve sıkı tanenler, güçlü, mineralsi bir damakla bütünleşmiş. Klasik rüstik Cornas stilini hemen hissedebileceğiniz bir şarap…
İkinci şarap ise Ferraton Pere & Fils’te tattığım ve Cornas’taki “Patou” bağ parselinden gelen 2011 “Patou” oldu. 80 yıllık asmalardan elde edilen şarap müthiş kompleks yapısıyla ön plana çıktı. Daha topraksı, deri, animal tonlara, orman tabanı, mantar, biber ve olgun siyah meyve aromaları eşlik ediyordu. Damakta oldukça canlı ve baharatsı bir damak entegre tanenlerle bütünleşmişti. Uzun baharatsı bitimi güzel bir Cornas örneğinin yıllandıkça nasıl daha da güzelleşebileceği hakkında keyifli bir fikir veriyordu…
Bu arada diğer önemli Cornas üreticilerinden de bahsetmeden geçmeyelim; Thierry Allemand, August Clape, Alain Voge, Vincent Paris, Domaine du Coulet (Matthieu Barret) Cornas’ı Cornas yapan değerlerden… Son yaptığım gezide özellikle içimde kalan olaylardan biri Domaine du Coulet’ye uğrayacakken son dakikada şaraphanenin sahibi ve winemaker Matthieu Barret’nin işinin çıkması dolayısıyla ziyaretimizin iptal edilmesi olmuştu… Artık bir dahaki sefere diyelim…
Cornas ile birlikte Fransızların “Rhone Septentrional” olarak da adlandırdığı “Kuzey Rhone” bölgesi yazılarının sonuna geldik… Bundan sonra rotayı daha da güneye Akdeniz’e doğru çevireceğiz ve Güney Rhone’a yani “Rhone Meridional”e gideceğiz…Önce birbirine çok yakın bölgeler olmasına rağmen çok farklı karakterlerde şaraplar üreten 3 bölgeyi “Gigondas”, “Vacqueyras” ve “Beaumes de Venise”i ele alacağız… Sonrasında ise bölgenin yıldızı “Chateauneuf du Pape”a uğrayacağız… Daha sonra Rhone’nun karşı kıyısına geçip “Lirac” ve “Tavel”e konuk olduktan sonra Güney Rhone’daki en sevdiğim üreticilerden “Domaine de Fondreche” özelinde “Ventoux Dağı” eteklerine çıkacağız…
Güney Rhone’da buluşmak üzere…