Kapadokya’daki Turasan mağazasından 30 TL’ye alınan (İstanbuL’da 40 TL civarında) bu şarap bana göre Turasan’ın en iyi kırmızılarından biri… Hatta fiyat-kalite dengesi açısından Türkiye’nin en iyi kırmızılarından biri olarak bile yorumlayabilirim…
Her ne kadar Kapadokya bölgesinde beyaz şarapları daha iyi bulsam da, bu kırmızı şarap beni oldukça şaşırttı aslında. Oldukça derin ve koyu bir yakut kırmızısı renge sahip şarap başlangıçta menekşe, mürdüm eriği, arkadan kara orman meyveleri, hafif karabiber ve füme tonlara sahip iken, bekledikçe bambaşka karakterlere büründü ve hafif tütün, nane, lavanta, Amasya elması, yaban mersini ve ilginç bir şekilde lastik aromaları şekillendi birbiri ardına.
Bütün bu aromaları bu şarabı kadehe dökerken kullandığım ve daha önce bahsettiğim “üçü bir arada” havalandırma aparatı sayesinde mi aldım bilinmez, ama bildiğim bir şey var ki, şüphesiz bu aparat sayesinde bu tarz yoğun şarapların çok daha rahat içimli hale geldiği…
Yoğun asiditesi ve belirgin tanen yapısı ile birkaç yıl bekletilmeye uygun bir şarap bu, kesin bir potansiyeli var…
Bitim yeterince uzun ve bence gerçekten keyif veriyor… 12 ay meşede bekletilmiş bir şarap olmasına rağmen fıçı entegrasyonu çok iyi ayarlanmış bu şarapta, fıçıdan gelen aromalar meyvemsi aromaları bastırmayan bir nitelikte… Şarapta %45 Merlot, %30 Cab. Sauvignon ve %25 Syrah kullanılmış.
Bu şarapla basit bir közlenmiş kırmızı kapya biber yatağında glaze edilmiş kırmızı şarap soslu biftek yaptım. Yanına da maydanozlu, naneli ve biberiyeli bir çeşit “pesto” koydum ekstra sos olarak… Yemek şarapla inanılmaz uyumlu gitti, şiddetle tavsiye ederim…